Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
work (hard)
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"work (hard)"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 62 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
work hard
f.
didinmek
General
2
Genel
hard work
i.
ağır iş
3
Genel
hard work
i.
sıkı çalışma
4
Genel
hard work
i.
zor iş
5
Genel
work hard
f.
uğraşmak
6
Genel
work hard
f.
harıl harıl çalışmak
7
Genel
work very hard
f.
çok çalışmak
8
Genel
work hard
f.
emek çekmek
9
Genel
work hard
f.
sıkı çalışmak
10
Genel
work hard
f.
yoğun çalışmak
11
Genel
work hard
f.
çok yoğun çalışmak
12
Genel
do a hard day's work
f.
(işte) çok çalışmak
13
Genel
do a hard day's work
f.
yoğun bir çalışma günü yaşamak
14
Genel
do a hard day's work
f.
(işte) çok yorulmak
15
Genel
do a hard day's work
f.
yorucu bir çalışma günü geçirmek
16
Genel
do a hard day's work
f.
zor bir çalışma günü geçirmek
17
Genel
work under hard conditions
f.
zor şartlar altında görev yapmak
18
Genel
work under hard conditions
f.
zor şartlar altında çalışmak
19
Genel
work hard at something
f.
bir şey üzerinde çok çalışmak
20
Genel
work hard
f.
çalışıp çabalamak
Phrases
21
İfadeler
love is hard work
expr.
sevgi emektir
22
İfadeler
work hard play hard
expr.
sıkı çalış sıkı eğlen
23
İfadeler
hard work pays off
expr.
sıkı çalışma karşılığını verir
Proverb
24
Atasözü
little hard work never hurt anyone
biraz fazla/yoğun/sıkı çalışmak kimseyi öldürmez
25
Atasözü
little hard work never killed anyone
biraz fazla/yoğun/sıkı çalışmak kimseyi öldürmez
26
Atasözü
little (hard) work never hurt anyone
biraz fazla/yoğun/sıkı çalışmak kimseyi öldürmez
27
Atasözü
a little (hard) work never hurt anybody
biraz fazla/yoğun/sıkı çalışmak kimseyi öldürmez
28
Atasözü
a little (hard) work never hurt anybody
biraz fazla/yoğun/sıkı çalışmaktan kimseye zarar gelmez
29
Atasözü
a little (hard) work never hurt anyone
biraz fazla/yoğun/sıkı çalışmak kimseyi öldürmez
30
Atasözü
a little (hard) work never hurt anyone
biraz fazla/yoğun/sıkı çalışmaktan kimseye zarar gelmez
31
Atasözü
a little (hard) work never killed anybody
biraz fazla/yoğun/sıkı çalışmak kimseyi öldürmez
32
Atasözü
a little (hard) work never killed anybody
biraz fazla/yoğun/sıkı çalışmaktan kimseye zarar gelmez
33
Atasözü
a little (hard) work never killed anyone
biraz fazla/yoğun/sıkı çalışmak kimseyi öldürmez
34
Atasözü
a little (hard) work never killed anyone
biraz fazla/yoğun/sıkı çalışmaktan kimseye zarar gelmez
Idioms
35
Deyim
make hard work of doing something
f.
bir şey için gerekenden daha fazla uğraşmak
36
Deyim
make hard work of something
f.
bir şey için gerekenden daha fazla uğraşmak
37
Deyim
make hard work of something
f.
bir işin için haddinden fazla uğraşmak/didinmek
38
Deyim
make hard work of doing something
f.
bir işin için haddinden fazla uğraşmak/didinmek
39
Deyim
work hard
f.
elinden geleni yapmak
40
Deyim
put in a hard day at work
f.
iş yerinde yoğun bir gün geçirmek
41
Deyim
put in a hard day's work
f.
iş yerinde yoğun bir gün geçirmek
42
Deyim
put in a hard day at work
f.
işinde çok çalışmak
43
Deyim
put in a hard day's work
f.
işinde çok çalışmak
44
Deyim
work hard
f.
tüm yolları denemek
45
Deyim
hard work is not easy
expr.
sıkı/çok çalışmak zordur
46
Deyim
hard work is not easy
expr.
sıkı çalışmak çaba gerektirir
47
Deyim
hard work is not easy
expr.
sıkı çalışmak emek işidir
48
Deyim
hard work is not easy
expr.
çok çalışmak kolay değildir
49
Deyim
too much like hard work
expr.
devam etmesi aşırı zor
50
Deyim
too much like hard work
expr.
devam ettirmesi aşırı zahmetli
51
Deyim
too much like hard work
expr.
devam ettirmesi aşırı stresli
52
Deyim
too much like hard work
expr.
aşırı zor
53
Deyim
too much like hard work
expr.
aşırı yorucu
Speaking
54
Konuşma
come home from a hard day's work
f.
yorucu bir iş gününden sonra eve gelmek
55
Konuşma
I believe in hard work
expr.
ben sıkı çalışmaya inanırım
56
Konuşma
you work very hard
expr.
çok çalışıyorsun
57
Konuşma
don't work too hard
expr.
çok çalışma
58
Konuşma
I don't know why you work so hard
expr.
neden bu kadar çok çalışıyorsun anlamıyorum
59
Konuşma
I should work hard
expr.
sıkı çalışmalıyım
60
Konuşma
our hard work paid off
expr.
sıkı çalışmamızın karşılığını aldık
61
Konuşma
don't work too hard
expr.
(birisiyle vedalaşırken) kendine iyi bak/kendini fazla yorma anlamına gelen bir söz
Trade/Economic
62
Ticaret/Ekonomi
hard work
i.
ağır iş
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of work (hard)
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy